“Ailenin yemekle olan ilişkisi, çocuğun yemekle olan ilişkisinde belirleyicidir”
Tohumları çocukluk çağında atılıp çoğunlukla ergenlik ya da genç yetişkinlik döneminde ortaya çıkan yeme bozukluklarının, ileriki yaşlarda da ortaya çıkabildiğinin altını çizen Psikolog Dr. Feyza Bayraktar, okul ya da iş değiştirme, evlenme, boşanma, başka bir ülkeye taşınma gibi hayat değişimlerinin de yeme bozukluklarını tetikleyebileceğini ve bu süreçlerin sağlıklı yönetilmesi için duyguların doğru şekilde yönetilmesinin önemini vurguladı.
Özellikle duyguların özgürce ifade edilemediği, ifade edilmesine izin verilmediği ve yargılandığı aile ortamlarında büyüyen kişilerde, yeme bozuklukları görülme oranının oldukça yüksek olduğunu belirten Bayraktar, sözlerine şöyle devam etti:
“Aile içinde sürekli diyet, kilo ve yemek konuşulması da yeme bozukluklarına sebep olabilir. Sınavda başarılı olan bir çocuğu çikolata ile ödüllendirmek ya da üzgün bir çocuğu şekerle teselli etmek, çocuğun bir yetişkin olduğunda bile kendisini her ödüllendirmek istediğinde ya da her üzüldüğünde yemeğe yönelmesine sebep olabilir. Özetle; ailenin yemekle olan ilişkisi, çocuğun yemekle olan ilişkisinde belirleyicidir.”
Geri bildirim: Obsesif Kompulsif Bozukluk (OKB) Nedir?